
Atina: Zeus, Teraslar ve Tüm o Güzellikler
Yıllardır Avrupa’nın birçok şehrini gezmiş biri olarak Yunanistan hep biraz geri planda kalmıştı benim için. Bu kez ise, “Aman orada ne var ki?” algısını değiştirmeye komşuya 4 günlük bir seyahat planladık. Canlı sokak yaşamı, öne çıkan cazibe noktaları ve damak tadımıza birebir uyan enfes yemekleriyle gerçekten keyifli zaman geçirdik. Türkiye’ye alternatif bir kıyı şehri gibi hissettiren bu deneyimin sonunda fark ettik ki, burası sadece klasik bir turistik rota değil; birkaç günlük değişim, küçük bir kaçamak için ideal bir destinasyon.

** Bu seyahatimde ilk defa bir eSIM uygulaması kullandım (Airalo) ve internet paketimi buradan satın aldım. Kullanım kolaylığı ve hızlı bağlantısıyla memnun kaldım.
Atina’ya Ne Zaman Gidilir, Kaç Gün Gerekir?
Atina’dan dönerken “Ah, şurayı da göremeden geldik” dememek için en az 3 tam gün ayırmanız şart. Tabii, buranın bir metropol olduğunu unutmamak gerek; büyük şehirlerin atmosferini hissetmek ve gerçekten içine girebilmek, birkaç güne sığmayacak bir deneyimdir. O yüzden sınırları siz belirlersiniz — the limit is you.
Atina’yı ziyaret etmek için en uygun zaman ise kesinlikle bahar ayları. Ne bunaltıcı yaz sıcağına maruz kalırsınız, ne de yağmurla veya soğukla uğraşırsınız. Hava keyifli, sokaklar canlı, gezilecek yerler huzurla keşfedilecek kadar sakindir.
Atina’ya Ulaşım
Atina’ya İzmir ve İstanbul’dan direkt uçuşlarla kolayca ulaşabilirsiniz. Özellikle Aegean Airlines, İzmir’den Atina’ya Çarşamba, Cuma ve Pazar günleri olmak üzere haftada üç gün karşılıklı seferleri bulunuyor. Hizmet kalitesi açısından Türk Hava Yolları’yla kıyaslanabilecek ölçüde konforlu bir havayolu şirketi olduğunu da söylemek gerek.
Alternatif olarak karayoluyla da Atina’ya ulaşmak mümkün. Edirne’deki İpsala Sınır Kapısı üzerinden geçerek özel araçla seyahat edebilirsiniz. Ancak bu seçenekte bazı prosedürler ve belgeler gerekebileceği için yola çıkmadan önce güncel bilgileri kontrol etmekte fayda var.
Atina’da Şehir İçi Ulaşım
Atina Elefterios Venizelos Havalimanı’ndan şehir merkezine ulaşım için metro, otobüs veya taksi gibi birkaç farklı seçeneğiniz var.
Metro:
En pratik yollardan biri M3 metro hattı. Yaklaşık 1 saatte havalimanından Syntagma Meydanı’na ulaşabilirsiniz. Tek yön bilet ücreti 9 Euro. Dikkat etmeniz gereken bir nokta var: Atina’da metro bileti kontrolleri oldukça sıkı. Biletinizi metrodan çıkana kadar saklayın çünkü çıkışta turnikelere okutmanız gerekiyor ve bazen görevliler elle kontrol de yapabiliyor.
Otobüs (X95):
Bir diğer seçenek ise X95 numaralı havalimanı otobüsü. Tek yön bilet fiyatı 6 Euro. Yolculuk minimum 1 saat sürüyor. Ancak otobüs çok sık olmayabiliyor bu yüzden saatlerini önceden kontrol etmeniz iyi olur. Havalimanına gidiş yönü için, Syntagma Meydanı’ndaki Othonos Caddesi üzerinde bulunan Constitution durağından binebilirsiniz.
Taksi:
Daha konforlu bir ulaşım tercih ediyorsanız, taksiyle Syntagma Meydanı’na yaklaşık 45-50 dakika içinde ulaşabilirsiniz. Sabit ücret uygulamasıyla 50-55 Euro civarında bir ücret ödersiniz.
Turist Ulaşım Kartı:
Gidiş-dönüş havalimanı ulaşımı dahil olmak üzere, 3 gün boyunca tüm toplu taşıma araçlarını sınırsız kullanabileceğiniz turist ulaşım kartı da mevcut. Ücreti 20 Euro ve kısa süreli ziyaretler için oldukça avantajlı.
Atina, genel olarak yürüyerek keşfedilebilecek bir şehir. Ancak uzak mesafelerde metro ya da Hop-On Hop-Off otobüslerini kullanabilirsiniz. Bu otobüslerin günlük bilet ücreti yaklaşık 20 Euro ve gün boyunca seçtiğiniz güzergâhtaki tüm duraklarda istediğiniz kadar inip binebilirsiniz.

Atina’da Konaklama
Atina’da konaklama için en merkezi ve turistik bölgelerden biri kuşkusuz Plaka. Ancak bu bölgede hem yer bulmak zor olabilir hem de fiyatlar biraz yüksek olabiliyor. Bu yüzden Syntagma Meydanı ile Monastiraki Meydanı arasında kalan bölgeyi gönül rahatlığıyla tercih edebilirsiniz. Merkezdeki tüm önemli noktalar birbirine oldukça yakın olduğu için bu bölgede konakladığınızda merkezi konumu sayesinde şehirdeki çoğu yere kolaylıkla ulaşabilirsiniz.
Atina çok eski bir şehir olduğu için konaklama seçenekleri çoğunlukla eski yapılar. Bu nedenle otel ya da daire seçerken dış cephesi eski olsa da içinin yenilenmiş olmasına dikkat etmekte fayda var. Aksi halde konfor açısından sıkıntı yaşayabilirsiniz.

Biz seyahatimiz boyunca, Syntagma Meydanı’na yakın konumdaki Athens Niki Hotel’de 4 gece konakladık ve konumundan oldukça memnun kaldık. Eğer alternatif otel arayışındaysanız, InnAthens, Esse Athens, Amazon Hotel ve Central Hotel seçeneklerine de göz atabilirsiniz.
Biraz daha lüks bir deneyim arıyorsanız Akropol manzarasıyla ünlü Electra Palace Athens Hotel’i, daha sade ve salaş bir konaklama tercih ediyorsanız ise Adonis Hotel’i değerlendirebilirsiniz.
Atina’da Gezilecek Yerler
Akropolis ve 6 Adet Arkeolojik Sit Alanı
Atina denince akla ilk gelen yer şüphesiz Akropolis oluyor. Evet, “klasik ama mutlaka görülmeli” dediğimiz türden bir nokta. Tarihi bir açık hava müzesi gibi olmasıyla bizdeki Efes antik kentini de anımsatıyor diyebiliriz.

Akropolis’e giriş için biletinizi kapıdan ya da önceden online olarak satın alabilirsiniz. Online bilet almak isterseniz, şu site üzerinden temin edebilirsiniz. Giriş ücreti 30 Euro. Biletinizde belirtilen saatten en fazla 15 dakika önce veya sonra içeri giriş yapılabiliyor. Güneşten ve kalabalıktan kaçınmak için sabah erken saatlerde gitmeniz öneriliyor. Ancak eğer sıcak bir dönemde seyahat etmiyorsanız, çok erken gitmenize gerek kalmayabilir. Yine de yaz aylarında ziyaret etmenizi pek tavsiye etmiyoruz.
Eğer Akropolis’teki tapınaklardan çıkarılan eserlerin orijinallerini görmek isterseniz, hemen güney kapısının karşısında yer alan Akropolis Müzesi’ni de mutlaka ziyaret edin. Müze biletlerini buradan bulabilirsiniz.

Geçmiş yıllarda Akropolis ve çevresindeki 6 arkeolojik sit alanına tek bir kombine biletle giriş yapılabiliyordu. Ancak 2025 yılı itibariyle bu uygulama kaldırıldı. Artık her bir alan için ayrı bilet almanız gerekiyor. Biz sadece Akropolis’i gezdik, ancak diğer alanlar için de aynı siteden biletlerinizi alabilirsiniz.
Diğer sit alanları şu şekilde:
- Antik Agora (en büyük ve en iyi korunmuş alan)
- Roma Agorası
- Hadrian Kütüphanesi
- Olimpos Zeus Tapınağı
- Kerameikos (Antik mezarlık)
- Lykeion (Aristoteles’in okulu)
Bu alanlardan Roma Agorası, Hadrian Kütüphanesi ve Olimpos Zeus Tapınağı dışarıdan da görülebiliyor. Özellikle Antik Agora, büyüklüğü ve korunmuş yapısıyla öne çıkıyor. Monastiraki Meydanı’ndan Adrianou Caddesi’ne doğru yürürseniz Antik Agora’yı dışarıdan görebilirsiniz.
Akropolis ziyaretinden sonrası Plaka sokaklarında kaybolarak gezebilir, dilediğiniz gibi alışverişinizi yapabilirsiniz.
Plaka Bölgesi – Şehrin Old Town’ı
Plaka tam olarak Atina’nın old town bölgesi. Dar sokakları, renkli kafeleri ve çeşitli restoranlarıyla Atina’nın en sevimli, en sıcak ve en turistik bölgelerinden biri diyebiliriz.
Adrianou Caddesi, Plaka’nın kalbi sayılır; her iki yanında yerel ürünler satan dükkanlar sıralanır. Burayı baştan sona yürüyerek keşfedebilir, sonunda tarihi Hadrian Kütüphanesi’ne ulaşabilirsiniz.

Plaka’nın Popüler Noktaları:
**Lisiou Sokağı ve Minisikleous Merdivenleri
Gelelim şimdi de Plaka’nın şirin mi şirin bir bölgesine. Renk renk çiçeklerin adeta birer sundurma görevi gördüğü Lisiou Sokağı’na uğramanızı tavsiye deriz. Ortamın atmosferini solumak için biraz turistik bir aktivite olarak Minisikleous Merdivenleri’nde bir tavernada yemeğinizi yiyebilirsiniz. Özellikle köşedeki Zorbas Restoran’ı öneririm, ancak Perşembe günleri kapalı olduğunu unutmayın.


Bu bölgede dolaşırken karşılaşacağınız Holy Church of Saint Nicolas Rangavas ise Atina’nın 11. yüzyıldan kalma en eski kilisesi olarak görülmeye değer.
**Anafiotika
Tek katlı evleri, rengarenk panjurları ve daracık sokaklarıyla Anafiotika, Plaka’nın başka bir popüler mahallesi. Tepedeki Akropolis manzarasına karşı fotoğraf çekmek isteyenlerin favori noktası. Eskiden işçilerin yaşadığı bu mahalle, günümüzde Instagram fenomenleri arasında oldukça popüler.

Syntagma Meydanı ve Ermou Caddesi
Atina’nın kalbinin attığı yer diyebileceğimiz Syntagma Meydanı, şehrin ana merkezi olmasının yanı sıra Yunanistan Parlamento Binası ve önündeki Meçhul Asker Anıtı ile de oldukça dikkat çekici. Her saat başı Parlamento binasının önünde gerçekleşen nöbet değişim törenini izleyebilirsiniz. En görkemli değişim ise pazar günleri saat 11.00’de yapılıyor.

Meydanın alt kısmındaki merdivenlerden ilerlediğinizde karşınıza Atina’nın en bilinen alışveriş caddelerinden biri olan Ermou Caddesi çıkıyor. 2010’ların İstiklal Caddesi’ni andıran yapısıyla bu cadde, Monastiraki Meydanı’na kadar uzanıyor ve cadde boyunca sıralanmış mağazalar, zincir markalar, butik dükkânlardan alışveriş yaparak gezinize devam edebilirsiniz.
Caddenin canlı noktalarından, Panagia Kapnikarea Kilisesi civarında sokak müzisyenlerini dinleyebilir, o muhteşem yunan dondurmalarından alıp bir kenarda yiyebilir, avrupa tarzı bir milyoncu Flying Tiger’a uğrayabilirsiniz.

Monastiraki Maydanı
Atina’nın en eski ve en karakteristik bölgelerinden biri olan Monastiraki Meydanı, hem tarihi yapıları hem de hareketli şehir hayatıyla oldukça dikkat çekici. Meydanın tam ortasında yer alan Tzisdarakis Camii, Osmanlı döneminden günümüze ulaşan en önemli yapılardan biri. Caminin hemen yanında ise 6 büyük arkeolojik sit alanından biri olan Hadrian Kütüphanesi’nin kalıntılarını görebilirsiniz.

Tarihi kimliğini hâlâ korusa da, Monastiraki son yıllarda oldukça kozmopolit bir hale gelmiş. Meydan günün her saati kalabalık; farklı kültürlerden birçok insanla karşılaşabilirsiniz. Bu nedenle özellikle çantanıza ve kişisel eşyalarınıza dikkat etmenizi öneririz.
Meydandan Adrianou Caddesi boyunca ilerlerseniz, yolun sol tarafında Antik Agora, sağ tarafında ise restoranlar ve kafelerle dolu canlı bir bölgeye ulaşacaksınız. Özellikle yemek molası için oldukça keyifli bir atmosfer sunuyor.

Eğer ilginizi çekerse, yine bu meydanda bulunan bit pazarına da uğrayabilirsiniz. Burada antika eşyalar, ikinci el kitaplar ve vintage plaklar gibi ilginç şeyler bulabilirsiniz.
Ayrıca bu meydan, Akropolis manzarası eşliğinde yemek yiyebileceğiniz popüler mekanlara da ev sahipliği yapıyor. Bunlardan bazıları: A for Athens, 360 Cocktail Bar ve Anglais. A for Athens, rezervasyon sırasında kişi sayısı bilgisi ve ön ödeme isteyebiliyor; gitmeden önce web sitesini kontrol etmekte fayda var.

Psirri
Atina’nın bohem yüzünü yansıtan Psirri Mahallesi, kendine özgü atmosferiyle karakteristik ve enerjik bölgelerden biri. Rengarenk graffiti’lerle bezeli sokaklar, eski ile yeninin iç içe geçtiği duvarlar, salaş ama tarz sahibi kafeler… Burada gezerken kendimi sanki Ege’deki bir yazlık kasabanın sokaklarında kaybolmuş gibi hissettim. Her köşede ayrı bir tarz, ayrı bir doku var. Canlı müzik yapan tavernalar da cabası… Gezerken fark edeceksiniz ki renkleri dekor ve ışıklarıyla Küba ve Meksika barlarından da çok var bu bölgede.

Bu mahallede bulunan Karamandilika adlı mekan, bölgenin en sevilen yerlerinden. Burada hem Yunan mutfağının lezzetlerini hem de enerjik atmosferini deneyimlemenizi tavsiye ederim. Bir diğer sevilen mekan ise Oineas Restaurant, dekorasyonu ve menüsüyle gerçekten etkileyici. Tavern Klimataria ise akşamları canlı müzik yapan şehrin meşhur tavernalarından. Asmalar altında kurulmuş masalarda yerel müzikler eşliğinde, geleneksel lezzetleri tatmak isteyenler için güzel bir seçenek. Hemen birkaç sokak ötede yer alan Little Kook, tam anlamıyla bir masal dünyası gibi. Halloween, yılbaşı, paskalya gibi zamanlarda temayla göre süslemeleriyle ve tatlılarıyla ünlü.
Kolonaki ve Lyccabetus Tepesi
Atina’nın daha şık ve sofistike yüzünü görmek isterseniz rotanızı Kolonaki’ye çevirebilirsiniz. Burası, İstanbul’un Nişantaşı ya da İzmir’in Alsancak’ını andıran, butik tasarım mağazaları ve ithal markalarla dolu, sakin ve zarif bir semt. Yeşillikler arasındaki apartmanları, ağaçlık ve sakin sokakları ile Plaka’daki hengameden ayrılıp, elit ve dingin bir ortam hissi ile farklı bir bölgeye geldiğinizi hissediyorsunuz.

Gelelim şehrin hemen her yerinden görülebilen çan kulesinin bulunduğu yüksek mi yüksek tepeye. Burası Kolonaki’nin hemen üstünde yer alan Lycabettus Tepesi. Akropol’e tepeden bakıp harika bir Atina manzarası görebilirsiniz ve şehre konumsal olarak daha çok oryante olmanızı sağlayabilir. Ulaşımı biraz zahmetli olmasından ötürü eğer buraya çıkma niyetiniz var ise teleferik kullanmanızı öneriyoruz ancak teleferiğe ulaşana kadar bile hatırı sayılır bir miktar merdiven çıkmak gerektiğini hatırlatalım. Eğer merdiven çıkmak istemiyorsanız direkt taksi ile teleferiğe ulaşım sağlayabilirsiniz. Buraya ziyaretinizi akşamüstüne denk getirirseniz çıkarken güneşten daha az etkilenip, yukarıda güzel bir gün batımı izleyebilirsiniz.
Ek öneri: Eğer yüksekten şehir manzarasını izlemeyi seviyorsanız, Akropolis’in arkasında yer alan ve ulaşımı Lycabettus’a göre daha kolay olan Philopappos Tepesi de güzel bir alternatif olabilir.
Ulusal Bahçe ve Zappion
Akropolis gibi yüksek noktalardan şehre baktığınızda gözünüze çarpan yemyeşil alan, Atina’nın merkezindeki Ulusal Bahçe (Athens National Garden). Burada ağaç gölgelerinde serin bir nefes alabilir, parkın içerisinde küçük bir yürüyüş yapabilir, oldukça güzel bir binaya sahip olan ve sergi merkezi olarak kullanılan Zappion’u ziyaret edebilirsiniz.

Panatheanic Stadyumu
Panatheanic Stadyumu ilk olimpiyatlara ev sahipliği yapmasıyla ünlü ve oldukça heybetli bir yapı. Stadyum Acropol ve Lyccabetus Tepesi’nden rahatlıkla görülebiliyor; ancak dilerseniz yanına gidip yakından da inceleyebilirsiniz. Eğer içeri girmek isterseniz giriş 15 Euro.

Müzeler
Atina, müzeleriyle ön plana çıkan bir şehir olmasa da, özellikle tarih meraklıları için mutlaka görülmesi gereken bazı önemli duraklara sahip. Şehrin en çok ziyaret edilen iki müzesi: Akropol Müzesi ve Ulusal Arkeoloji Müzesi’dir. Gelmişken birkaç sanat eseri görelim derseniz geleneksel ve klasik tarzda resimlerin sergilendiği kalıcı ve geçici sergilerin olduğu National Gallery’yi (burada aynı zamanda koşan adam heykelini de görebilirsiniz), daha çağdaş ve güncel sanat eserleri ilginizi çekiyorsa Ulusal Çağdaş Sanat Müzesi (EMSY)’yi, modern sanat eserlerine yer veren, butik tarzda bir ziyaret yapmak için özel bir müze olan Vassilis ve Eliza Goulandris Vakfı Müzesi’ni, Yunan kültürü ve tarihi ile ilgili Benaki Müzesi’ni ziyaret edebilirsiniz.
Atina’da Yeme İçme Önerileri
Geldik en sevdiğimiz konuya: Atina’nın yemekleri! Türk damak tadına oldukça yakın olan bu mutfakta, aslında ortak birçok lezzetimiz bulunuyor. Porsiyonların cömertliği de cabası. Özellikle kapari ile hazırlanan Greek Salad, hemen hemen her restoranda karşınıza çıkacak ve gerçekten harika bir tat sunuyor. Bir diğer vazgeçilmez ise Souvlaki; bizim döner dürüme çok benzeyen bu lezzeti mutlaka denemelisiniz. En meşhur adreslerden biri Syntagma Meydanı’ndaki Souvlaki Kostas, önünde sıra olup hızlı tükenebiliyor ancak şehirde birçok farklı yerinde bulabilirsiniz. Yerel bira tercihiniz için ise Mythos favoriler arasında.

Atina’da restoranlar çeşitlilik açısından oldukça zengin. Şehirde sushi barlar ve asya mutfağı da yaygın şekilde bulunuyor. Genel olarak neredeyse her köşe başında yeme-içme mekanı olduğu için, aç kalmanız mümkün değil; hatta özel bir mekana gitme zorunluluğunuz da yok. Yine de, Atina’nın en popüler ve sevilen restoranlarından birkaçını sizinle paylaşmak isterim.
* Ergon House: Gezerken denk gelme ihtimalinizin yüksek olduğu bir yer, yemek yemeseniz bile market ksımını gezebilirsiniz.
* Şık ve popüler restoranları arasında ise Athenas Cook ve The Grey öne çıkıyor.
* Asya mutfağı sevenler için Koi Sushi Bar’ı, Meksika lezzetleri denemek isteyenler için ise Mamacita – Taqueria y Cocteleria’yı tavsiye ederiz. Geniş menüsü ve lezzetli yemekleriyle bizim favorimiz olan Folk da mutlaka listede olmalı.
* Yunan tavernası deneyimi için ise, meze çeşitliliğiyle Zorbas, ve Karaman’dan Yunanistan’a göç etmiş Rum bir ailenin işlettiği Karamandilika güzel seçenekler arasında.
* Daha günlük bir şeyler yemek isteyenler için TGI Fridays’in çilekli salatasını çok başarılı bulduk.
* Adrianou Caddesi’nin, Monastiraki Meydanı’nın biraz ilerisinde kalan kısımlarında denemeye değer çok sayıda güzel restoran bulunuyor.
* Akşamları keyifli vakit geçirmek isteyenlere de birkaç bar önerisi; turistik ama dekorasyonuyla dikkat çeken Brettos, samimi atmosferiyle Blue Bird Bar ve rahat ortamıyla Third Place güzel alternatifler.
* The World’s 50 Best Bars listesindeki The Bar in Front of the Bar, Baba au Rum ve The Clumsies ise mutlaka deneyimlenmeli. Biz özellikle Baba au Rum’u çok beğendik; burada birbirinden yaratıcı ve çeşitli malzemelerle hazırlanmış kokteyller tadabilirsiniz.

* Ve tabii ki Atina manzarası eşliğinde yemek yemek isterseniz, şehrin çatı katı mekanlarından A for Athens, 360 Cocktail Bar ve Anglais’i tercih edebilirsiniz.
Kısa Kısa Bazı Notlar
** Otelimize olan konumdan dolayı Atina gezimizin büyük bir çoğunluğunu Syntagma Meydanı’ndan Monastriraki Maydanı’na uzanan, birbirinden renkli mağazalar, kafe ve restoranlarla dolu Mitropoleos ve Ermou Caddeleri’nde geçirdik. Bu iki cadde de oldukça canlı ve hareketli. Özellikle Mitropoleos Caddesi’nde herhengi bir ara sokaktan bakınca ansızın tepede Akropolis manzarası görebiliyorsunuz. Yine bu caddede bulunan Atina Katedrali ve çevresini gözlemleyebilir, Ergon House’da yemek yiyip yerel ürünlere göz atabilirsiniz.
** Mitropoleos Caddesi’nden Evripidou Caddesi’ne kadar olan kısım ise tam olarak modern hayatın nabzını tutan yer. Burada ara sokaklarda çeşit çeşit restoran, kafe, bar bulunuyor ve hemen her saat hepsi dolu. Bu bölgedeki Folk adlı mekanı çok sevdik. “Bu kadar tarihi yer bana yetti, şehirde başka ne var?” derseniz, bu bölge ve çevresini deyenimlemenizi kesinlikle tavsiye ederim.
** Panepistimiou Caddesi’ndeki Attica Athens adlı dev alışveriş merkezi, ihtiyaçlarınızı karşılamak için ideal bir adres. Spor, kozmetik, giyim, gözlük, saat ve ev eşyası gibi hemen her alanda çeşitli markaların olduğu zengin ürün seçenekleri bulabilirsiniz.
** Panepistimiou Caddesi’nin devamında Klathymonos Meydanı’na doğru ilerlerken, güzel mimarisiyle dikkat çeken Aziz Dionysius Areopagite Katedrali, Atina Akademisi ve Yunanistan Milli Kütüphanesi’ni görebilirsiniz.

** Klathymonos Meydanı’ndan içeriye doğru süzülüp bu bölgedeki mekanları keşfedebilir, Holy Church of Saint Irene civarını keşfedebilirsiniz.
** Aykırı grafitileri,muralları ve salaş havasıyla Exarchia şehrin alternatif bir mahallesi. Merkez olarak Exercia Meydanı baz alınabilir. Atina’nın diğer popüler noktalarına ulaşımı yürüyerek rahatlıkla sağlayabiliyorken Exarchia biraz daha uzakta kalıyor. Eğer toplu taşıma ile buraya ulaşım sağlamayı düşünüyorsanız, Omonia bölgesinden geçmeniz gerekiyor ki; burası son dönemde biraz riskli sayılıyor. Bu yüzden toplu taşıma yerine hop-on hop-off otobüs ya da taksi tercih edebilirsiniz.
** Atina’da şehir merkezinin dışında kalan yerleri gezmek isterseniz Pire Limanı’na ya da merak ediyorsanız Corinth Kanalı’na gidebilirsiniz.
***
